top of page

🤝  Yapay Zekâ Çağında Güçlü İlişkiler Kurmak Mümkün mü ?

  • Yazarın fotoğrafı: sierradanismanlik
    sierradanismanlik
  • 13 May
  • 3 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 16 May






LinkedIn’in “Yükselişte Olan Beceriler” listesi açıklandı – bu liste, şu anda Avrupa’da kariyer gelişimi için en çok öncelik verilen ve şirketlerin işe alımda aradığı 15 beceriyi sıralıyor.

Yapay zekâ okuryazarlığının listenin başında yer aldığını düşünebilirsiniz, ama bu kez öyle değil. İlk sırada ilişki kurma becerisi var.

 

Peki neden ilişki kurma?

LinkedIn'e göre pandemi sonrası dönemde, otantik ve samimi iletişime sahip kişilerin ve iş birliğinin iş dünyasındaki önemi daha çok fark edildi. Bu da ilişki kurma becerisini başarının en önemli belirleyicisi haline getirdi.


Yapay zekâ, verimliliği artırmada önemli bir rol oynayabilir; ancak insan ilişkileri, güven, yenilikçilik ve sorun çözme açısından vazgeçilmez olmaya devam ediyor.


Ancak yapay zekânın iletişimi yeniden şekillendirdiği, daha fazla kişinin uzaktan çalıştığı ve yüz yüze etkileşimlerin azaldığı bir dünyada güven inşa etmek ve iş birliğini etkili şekilde sağlamak nasıl mümkün olacak?


İşte tam bu noktada Belbin çerçevesi devreye giriyor.

Belbin Takım Rolü metodolojisi, Dr. Meredith Belbin’in yaklaşık on yıl süren araştırmasının sonucudur. Dr. Belbin ve ekibi, işletme simülasyonlarına katılan bireyler üzerinde derinlemesine analizler yaptı.


Bu analizlerin sonucunda takımın ilerlemesi için gereken davranış kümelerini tanımlayan dokuz farklı Takım Rolü ortaya çıktı.


Her bireyin takıma nasıl katkı sunduğunu ve bu katkının amacını anlamak, hem öz farkındalık hem de karşılıklı anlayış açısından büyük değer taşır. Bu farkındalık, kişilerin birbirleriyle etkin bağlantılar kurmasını sağlar.


Peki Belbin tam olarak nasıl yardımcı oluyor?


Daha etkin iletişim

Yeni bir fikri bir toplantıda sunduğunuzda birçok farklı tepkiyle karşılaşabilirsiniz: heyecan, şüphe, belirsizlik, daha fazla bilgi talebi…


Bunlar, Takım Rolü tepkileridir. Tercih ettiğimiz çalışma tarzları, başkalarıyla nasıl iletişim kurduğumuzu etkiler.


Örneğin bir Analitik  (mantıklı ve tarafsız düşünen bir kimse olarak), yeni fikirlere şüpheyle yaklaşabilir; çünkü onların rolü fikirleri duygudan bağımsız bir şekilde analiz etmektir. İtici Güç  özelliğine sahip bir kimse (rekabetçi, mücadeleye zorlayan) ise değişimi enerjiyle karşılayabilir ve takımı harekete geçirebilir.


Bir kişinin Takım Rolü perspektifini ve bu perspektifin onun karar verme, değişimle başa çıkma veya işleri nasıl ve ne zaman paylaştığı üzerindeki etkisini anladığımızda, ilişkileri güçlendiren ve ekipleri bir arada tutan ortak bir iletişim dili geliştiririz.


Daha sağlıklı çatışmalar

En başarılı ekipler her zaman uyum içinde olanlar değildir. Aslında, sağlıklı çatışmalar başarı için gereklidir. Ancak birçok kişi çatışmayı olumsuz olarak görür ve iş yerindeki ilişkilerde çatışmadan kaçınır.

Belbin’in dili, çatışmanın kökenine indiği için, çatışmaları daha etkili bir şekilde yönetmenize yardımcı olur. Takım Rolü davranış bakış açıları ile tartışmayı kişiselleştirmeden yürütmenizi sağlar.


Örneğin bazı Takım Rolü davranışları birbirinin tam tersidir: biri harekete geçmek isterken diğeri detayları kontrol etmek isteyebilir.


Paradoksal gibi görünse de, çatışmayı kişisel olmaktan çıkarıp davranışlara odaklanmak ilişkileri güçlendirir. Yapılması gereken en önemli şey, takımın o anda neye ihtiyacı olduğunu belirlemek ve takımın hedeflerine ulaşması için en iyi kişi kombinasyonunu oluşturmaktır.


Güven

Artık günümüzde fiziksel olarak hiç tanışmayan ya da çok nadiren bir araya gelen uzaktan çalışan birçok ekiple birlikte çalışıyoruz. Bu takımların en büyük problemlerinden biri nedir? Güven.


İlişki kurmanın önemli bir parçası da, dış paydaşlarla iletişim, rakiplerin ne yaptığı, planların uygulanması vb. konulara ilişkin takım içinde kime hangi konularda güvenebileceğinizi bilmektir: Ancak bu güveni sadece unvanlara ya da Zoom toplantılarına bakarak geliştirmek zor olabilir.


Takım üyeleri birbirlerinin güçlü yönlerini bildiklerinde – ve bu yönleri kullanma fırsatı bulduklarında – katılım artar. Herkes, kendi güçlü yönüne uygun olmayan işleri başkalarının yapabileceğine güvenir.


Bu durum da silo şeklinde çalışmak yerine, daha etkili bir iş birliği ortamı yaratır.


Geleceğin işi insan odaklı olacak.

Evet, etkileşim biçimlerimiz değişti. Ancak insan hâlâ insandır. Hâlâ bağlantıya ihtiyacımız var. Fikirlerimiz farklı olduğunda bile etkili iletişime ihtiyaç duyarız. Ve yapay zekâ ve deepfake’lerin yükseldiği bu çağda, birlikte çalıştığımız ve iş yaptığımız kişilere güvenmeye her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.


Yeni teknolojileri en verimli şekilde kullanmayı öğrenirken, başarılı takımların temeli yine insan ilişkileri olacak.


Geleceğin takımları güçlü ilişkiler üzerine kuruluyor. Siz de ekibinizin potansiyelini açığa çıkarmaya hazır mısınız?

📩 Detaylı bilgi için bize ulaşın!  info@sierradanismanlik.com

 
 
 

コメント


bottom of page